Psikodermatoloji: Cilt ve Ruh Sağlığı Arasındaki İlişki

Stresli dönemler geçirirken sivilcelerinin arttığını ya da yüzünün solgunlaştığını fark etmek, cilt ve psikoloji ilişkisi hakkında sana çoktan bazı fikirler kazandırmış olmalı. Çünkü bildiğin üzere “Üzüntüden cilt bozulur mu?” gibi soruların cevabı çoğunlukla evet. Ruh sağlığını etkileyen bazı durumlar cildimizin görünümünü üzerinde de söz sahibi oluyor. Psikodermatoloji de bu doğrultuda hem fiziksel hem de ruhsal açıdan cildi kontrol etme becerisini merkeze alıyor. Hadi, cilt ve ruh sağlığı ilişkisi hakkında zihninde yeni bir sayfa açmak için okumaya devam et!

Psikodermatoloji Nedir?

Psikodermatoloji, cilt ve zihin arasındaki etkileşimi ele alarak cilt problemlerini tedavi etmeye yardımcı olan bir yaklaşım. Bilindiği üzere psikiyatri içsel -yani görünmeyen- sıkıntılara odaklanırken, dermatoloji ise görünen kısımdaki problemlerle ilgileniyor. Bu iki önemli disiplinin birbirine bağlanması sonucunda da ortaya, cilt problemleri karşısında etkili bir tedavi yöntemi olan psikodermatoloji denen disiplin çıkıyor.

Psikodermatoloji Sınıflandırmaları Nelerdir?

Psikodermatoloji, cilt ve ruh sağlığı arasındaki ilişkiyi üç başlık altında inceliyor. Bunları aşağıda detaylı bir şekilde inceleyebilirsin.

Stres Sebebiyle Ortaya Çıkan Cilt Bozuklukları

Bilindiği üzere stresli bir yaşam döngüsü bireylerin küçük ve büyük rahatsızlıklarla karşılaşmasına neden olabiliyor. Özellikle cilt rahatsızlıklarına meyilli kişilerde stres akne, egzama, sedef hastalığı ve saç dökülmesi gibi problemlere neden olabiliyor. Ortaya çıkan bu problemlerle kişilerin stres seviyesi daha da artabiliyor.

Damgalayıcı Olma Potansiyeli Taşıyan Cilt Bozuklukları

Doğuştan gelen ya da sonradan gelişen saçkıran ve vitiligo gibi cilt rahatsızlıkları, genel sağlığa zarar vermese de bireylerin skin shaming denen bir tür zorbalığa maruz kalmasına yol açabiliyor. Bu durum, özellikle küçük yaşlarda ve ilk gençlik dönemlerinde bireylerin kendilerini kötü hissetmelerine ve toplumdan uzaklaşmalarına neden olabiliyor.

Ruh Sağlığı Problemlerinden Dolayı Ortaya Çıkan Deri Rahatsızlıkları

Anskiyete, beden dismorfik bozukluğu (BDB) ve bireylerin kendi saçını koparmaya yoğun istek duyması (trikotilomani) gibi durumların altında genellikle önemli ruh sağlığı problemleri yatıyor. Bireyler çeşitli düşünceler sebebiyle deri yolma ve saç koparma gibi eylemler yapabiliyor. Psikodermatoloji, bu grup altındaki bireylere de odaklanıyor.

Psikodermatolojiden Kimler Yararlanabilir?

• Bir cilt problemi sebebiyle yoğun stres, utanç ve suçluluk duygusu yaşayanlar
• Umutsuzluk hissine kapılanlar, yaşadığı cilt probleminin asla geçmeyeceğine inananlar
• Özel yaşamında ya da toplum içinde insanlar taraftan sürekli belirli davranışlara maruz kalanlar (cilt bozukluğunu garipseme, sorgulama vb.)
• Cildine ya da saçına istem dışı zarar verenler

Psikodermatoloji Nasıl Çalışır?

Psikodermatoloji, cilt hastalıklarının duygusal etkilerini araştırarak bu rahatsızlıkları tetikleyen unsurların neler olduğu bulmaya çalışıyor. Cilt problemlerinin kişideki etkilerini hem fiziksel hem de mental olarak ortadan kaldırmayı amaçlayan bu çoklu disiplin, bunun için bireylere bazı teknikler uyguluyor. 

Öncelikle kişinin bu zamana kadar yaşadığı zor tecrübeler tanımlanıyor ve ardından tehdit unsurlarını minimuma indirecek çalışmalar yapılıyor. Böylece bireylerin söz konusu cilt problemiyle mücadele etme mekanizmaları geliştiriliyor. Terapistler ve dermatologlar bunun için süreç boyunca iş birliği yapıyor.

Cilt ve Zihin Arasındaki Denge Nasıl Sağlanır?

• Kabullenmek ve tedaviye başvurmak: Cilt problemlerini ve altında yatan sebepleri kabul ederek tedaviye başvurmak atılabilecek en önemli adımı oluşturuyor. Bu noktada yardım istemeyi/destek almayı olumsuz veya küçük düşürücü bir davranış olarak görmemek gerekiyor.

• Kendine zaman ayırmak: Kişisel bakımla ilgilenebilecek zaman aralıkları yaratmak, bireylere hem fiziksel hem de mental olarak iyi gelebiliyor. Bu noktada umutsuzluğa kapılıp bakım rutinlerini bırakmamak gerekiyor.

• Spor yapmak: Düzenli spor yapmak stres seviyelerini düşürebiliyor. Bu durumda bireyler farkındalık düzeylerini artırıp daha iyi hissetmeye başlayabiliyor.

Editörün Önerisi: Kişisel bakımın için ihtiyaçlarına uygun seçimler yaparak hem cildini hem de kendini daha iyi hissedebilirsin. Örneğin; akne problemiyle uğraşıyorsan La Roche Posay Effaclar serisini mutlaka denemelisin. Yağlı ve akneye eğilim gösteren ciltler için geliştirilen bu seri, güçlü ve cilt dostu formülleriyle dermatologların önerdiği akne tedavilerinde de kullanılıyor.

Stresin neden olduğu deri hastalıkları ya da üzüntüden ortaya çıkan sivilceler ne yazık ki hayal değil. Fakat kendine her zaman iyi bakmaya çalışarak ve gerektiğinde destek alarak tüm cilt problemlerini er ya da geç ortadan kaldırabilirsin!